Sılada sılasız kaldım;
Suyum garip, aşım garip.
Ben kendime gurbet oldum;
İçim garip, dışım garip.
Bayram diye insem düze,
Düşman olur astar yüze.
Kattım geceyi gündüze;
Uykum garip, düşüm garip.
Temmuzda üşür gezerim,
Zemheride akar terim;
Dört mevsimde derbederim…
Yazım garip, kışım garip.
Felek bir gün rahat koymaz;
Çağırsam kaderim duymaz
Ayağım aklıma uymaz…
Gövdem garip, başım garip.
Parasız kesem suç olur.
Acıkıp yesem suç olur.
Sözüm var, desem suç olur.
Dilim garip, dişim garip.
Ben bu devre nerden geldim..
Kırk parçayı bire böldüm.
Bugün doğdum, dünden öldüm..
Vaktim garip, yaşım garip.
Koştum hakikat ardına,
Yandım ayrılık derdine,
Git, bak, ölüler yurduna;
Kabrim garip, taşım garip.
(Dosta Doğru)
Bir yanıt yazın