İçbükey aynalarda görüntü dünden de yoz
Asılı perçeminden bir devin iskeleti
En delişmen denizin alnında bir karış toz
Odaklarda dağların görüntüsü eğreti
Bir goril ellerinde ucu zehirli şişler
Gecenin gergefine akrep kuyruğu işler
Atılır doludizgin geceye bir yapıldak
Binlerce balık gözü toz bulutu içinde
En dolambaçlı yoldan tırmanır dağa ırmak
Çimlenir protonlar altın kutu içinde
Soyunur bir yarasa karanlığı dökünür
Yılgın kertenkeleler yılanlara öykünür
Fırtınalar toprağa depremleri nakışlar
Büyür gözlerde korku çığ gibi belâ gibi
Çıplaktır görüntüler üstündeyse bakışlar
Gerçekler ensemizde bir kanlı pala gibi
Kapalı gözlerden hep akacak yaş beklenir
Yılanlar gözden ırak yerlerde çöreklenir
Bir yanıt yazın