Yaz konulu şiirler

Sana Son Mektubumdur şiiri Afşar Timuçin Sana Son Mektubumdur şiiri

Beni rüzgâra verme
Öfkeli bir deniz gibi
Üstünden atma beni
Yazdığın gibi silme

Yumlama parçalama
Ne yapsam kırılmaz diye
İtme koca dağlardan
Gidip gelip ağlatma

Bu bensiz yapamaz de
İçimin derinlerine sakla
Gösterme kimseye beni
Gönlünde tut bırakma

Kuşlara parçalatma
Çöllere koyup dönme
Gözden çıkarma beni
Tam her şeyimi aydınlatırken
Yeter bu kadar deyip sönme

Bir gidip bir gelip
Çocuk gibi oyalama
Korkutma yıldırma beni
Beni sakın bırakma

Seni Düşündüğüm Türkü şiiri Afşar Timuçin Seni Düşündüğüm Türkü şiiri

Benim bir canla sevip bin özlemle andığım,
Bari gölgeni bırak bana
Su çiçeklerinin en güzel yanları budur,
Giderken gölgelerini verirler suya.
Güz akşamları dal kıpırdamazken,
Suda halkalanan gözleridir
Sen de gölgeni bırak bana.
Gönlümün bin güzelliğiyle inanıp sevdiğim,
Güzelliğini burada ince ince aratma.
Bir kıyıya, bir gün inen fırtına gibi
Birdenbire bir şeyler bırak.
Birşeyleri soğut, birşeyleri yak,
Dağıt birşeyleri, birşeyleri kur.
Kendini hiç yokmuşsun gibi bırakma
Kafamın her yanıyla bir şeyler öğrendiğim,
Sonsuza uzanan sevinç, güzele vurgun tasa
En azından bin yılda arayıp bulduğum,
Bana aşk şiirleri yazdırma artık
Beni burada gölgen gibi bırakma.

Sessiz Akşam Düşleri şiiri Afşar Timuçin Sessiz Akşam Düşleri şiiri

Bembeyaz akşamlara çıkmak
Deniz kıyılarında ya da dağ başlarında
Daha doğar doğmaz sarhoş
Pırıl pırıl bir günden
Akşam gelin gibi süzüle süzüle
Yamaçlardan ağır ağır inerken
Seni duymak, seni sevmek, seni okşamak
Seni konuşmak ve seni susmak
İlk karanlıkla birlikte erkenden
Senin hazırladığın sofraya oturmak
Senin yaydığın çarşafların üzerine
Uzanıp uzun uzun düşünmek seni
Dünyayı yepyeni güzelliklerle
Yeniden yaratır gibi
Elinle kapladığın yorganı örtünüp
Seni duymak, seni düşünmek, seni bulmak
Haritaya yeni bir ada yazdırır gibi
Her yanını, herşeyini öğrenmek
Saçlarını, boynunu, sırtını, belini
Kollarını, omuzlarını, dizlerini, ayaklarını
Hatta ayıp olmasın en gizli yerlerini
Yanı baştan sona seni ezberlemek

Sessiz Düşünceler şiiri Afşar Timuçin Sessiz Düşünceler şiiri

Kimseyi aramıyorum kapandım kendime
Kimse de artık beni aramasın
Koşa koşa gelen yazı denizi
Her duyguyu her düşünceyi
Tek başıma yaşarım

Birilerini aradım kapılarını çaldım
Yıllarca belki de yüzyıllarca
Anlatmak istedim kendimi birilerine
Neye yaradı bunca yakınlığım

Sandılar ki onlar olmadan
Taşıyamam kendimi bir yerden bir yere
Oysa benim tek amacım şuydu
Birlikte gidelim güzelliklere

Yüreğim uyuyan dalgalar gibi durgun
Kafam tam anlamında bir kaçak
Ben kimselerin anmadığı adam
Yüzyıl yaşamış gibi yorgun
Daha dün doğmuş gibi çocuk

Sezgili Şiir şiiri Afşar Timuçin Sezgili Şiir şiiri

Önce bir sancı olur sonra bir duyumsama
Sonra günler kaygılı duruşlarla
İnce yağmurlardan seni alır getirir

Birlikte özlemek bekleyişlerin
Sevinçlerle duyurduğu sezgidir
Güçlü bir direnme biçimidir biraz da
Süzülür geceden damıtılan ışıkta
Aşklar işte bu özlemden oluşur
Gerçek ve haklı savaşlar da

Önce bir seziş olur sonra bir duyumsama
Sonra bir esinti ta deniz içlerinden
Bir akşamda beklenmedik bir yazla
Bir boşluğu sevdaya dönüştürür

Ut Ameris Ama şiiri Afşar Timuçin Ut Ameris Ama şiiri

Aşkı kimi açık açık yaşadı
Kimi de düşündü sessiz sessiz
Birileri de kitaplar yazdı
Yazmasa daha iyiydi çünkü bir yüzü
Canavarlar kadar korkunçtur aşkın
Onu rahat odalarda çay içerken
Ona buna anlatanlara bakma
Aşk her zaman üçüncü kişilere kapalı

Aşk her zaman yedi kat yerin altı
Cehennemin dibinde kor çeşmesi
Değdiği yeri yakması o yüzden
Gücü bitti mi soğur buz keser
Sokağa atsan kimse almaz
Aşktan başka ne beklenir ki aşktan

Bazı çok güzel aşklar da var
Dersin bunu benim için biçmişler
Benim kapım öyle şeye kapalı
Ben kanımdan canımdan veririm
Kimi aşkın koltuğuna kurulur
Leblebi çekirdek yer
Kimi de benim gibi
Gece gündüz dolaşır sokakları

Varlığının Türküsü şiiri Afşar Timuçin Varlığının Türküsü şiiri

Şiirler yazdırdı bana bakışın
Eline kırk yıl kalem almamışlara
Soğuk yürekleri ısıttı aşkın
Kendini büsbütün bitmiş sayanlara
Duyurdu yaşadığını içten içe

Utandırdı yoksunlukları renk renk dünyan
Suskunluktan başka şeyi kalmamışlara
Doğanın dinmeyen sesini getirdi
Şarkılar söyletti duruşun
Sevinmeyi unutmuşlara

Yılgınlığa sürükledi kimini
Kimini ölüme attı
Uykusunu kaçırdı kiminin
Kimine sensizliğin
Bıçak gibi acısını sapladı

Çok zaman güç kattı inanmışlığa
Saçların gibi dindirdi sancıyı
Durup-kalmışlıkları kamçıladı
Sarstı hiçliğin saltanatını
Yangınlar getirdi donmuşluklara

Unutulmuş Bir Akşamın Türküsü şiiri Afşar Timuçin Unutulmuş Bir Akşamın Türküsü şiiri

Yalnızlığın üstüne incecik bir beyazlık
Örtüsü örttü karlar
Şimdi kar tanelerini kocaman rüzgarlarda
Eğiriyor kemanlar

Aramasan da olur bozuldu büyü
Aramasan iyi olur kar başladı
Uzun günlere çok var
Az önce doğan gün aydınlanmadan
Kararmaya başladı.

Ben bu karlarda sessizce eskidim
Kemanlar arka çıkınca sessizliğime
Göz gözü görmez kemanlar
Yokluğunu adınla çalmaya başladı

Yalnızlığın üstüne koyu bir korkusuzluk
Örtüsü örttü camlar
Ölümümü sıcacık yünler gibi
Eğiriyor kemanlar

İlk Türkü şiiri Afşar Timuçin İlk Türkü şiiri

Otur da konuşalım
Gelmeyen bahardan
Sıcak uzun yazlardan
Yeşil rüzgârlardan
İki çift söz edelim
Otur da konuşalım

Olmadık mutluluklar biçip
Olmadık zamanlardan
İçimizde anlatılamayanı
Yarım kalan sevinci
Otur da konuşalım

Bu şehir kurtlar şehridir
Büyük korkaklar şehridir
Kuşkular kuyusudur
Açlık deliliğidir
Otur Ahmet kardeşim
Otur da konuşalım

İlk Yaz Gibi şiiri Afşar Timuçin İlk Yaz Gibi şiiri

İlkyaz kendiliğinden
Sana hiç sormadan gelir
Dokunsan uçar gider

Az önce buradaydı
Bir kelebeğin kanadında
Bir demet çiçek gibi
Dalın üstündeydi gördüm
Bir yapraktan süzüldü
Dağıldı suyun parlak yüzünde
Sonra yayıldı yere
Az önce buradaydı

Aşk da ilkyaz gibidir
Yaşadığın yerde vardır
Aradığın yerde yok

İnsanlar Arasında şiiri Afşar Timuçin İnsanlar Arasında şiiri

Kır saçlı görgülü adamlar
Akşam peynirle rakı içer
Dünyayı yorumlardı
Bazıları şiir bile yazardı
Bazen de denk düşerdi takılınca
Kitaplara bile geçti

Sessiz akardı sular
Kalçalı gecelikli kadınlar
Hem anlayışlı, hem titiz
Gün boyu güzel yemekler yapar
Durup durup bir kaygıyı anlatırdı
Ben türkü söylerdim bu sesimle

Süslü kızlar düş kurardı geceleri
Sabah adı konulmamış bir sevda için
Erkenden sokaklara düşerdi
Arkalarından seslenirdi anneleri
Yitirilmiş bir şeylere ağlar gibi

Garip garip oğlanlar
Anlaşılmaz sevdaların peşinde
Koştururken sabah akşam
Sözde kuşkulu, duygulu, sevecen
Kimbilir hangi bozgundan kalma nineler
Komşulara torunlarını anlatırken
Kış gelir, alabildiğine yağmur yağardı
Evlere çekilirdik erkenden

İnce Uzun Bir Deniz şiiri Afşar Timuçin İnce Uzun Bir Deniz şiiri

Karşımızda bir deniz yağmuru birden
Mavinin donduğu yeşilin kaçıştığı
Koca bir tutkuya karşı neyi anlatıyorum
Doğrulara alışkın bir bilge gibi
Yanıyor avucum saçlarını okşarken
Öyleyse sana neyi kanıtlıyorum

Kaldı ki beyaz tenli martılar
Bunu çoktan açıkladı ikimize
Kuşlar kadar zorunluysanız birbirinize
Sizin işiniz tamam artık kimseye sormayın
Artık ne bir kural gerekir size ne bir yasa
Size engin bir deniz gerekir
Üstünde her mavinin bir özleme dönüştüğü

Üstümüzde incecik bir gök beyazlığı
Bütün sandallar uslu biri çılgın
Kıyıya tos vuruyor habire
O gün ben on beşinde delikanlıyım tepeden tırnağa
En sağlam yelkenleri germişim içime
Usulca saçlarına dokunuyorum belki zamansız
Bütün masmavileri bir açık yeşil geçe.